1.GÜN: /// DİYARBAKIR-MARDİN-MİDYAT ///
(Diyarbakır- Nissibi Köprüsü - Keçi Burcu - Urfa Kapı - Mardin Kapı -Ulu Camii- Dört
Ayaklı Minare - On Gözlü Köprü – Midyat - Mardin)
Extra olan sabah kahvaltısının ardından, Diyarbakır‘a ulaşıyoruz. Diyarbakır-Siverek-KahtaAdıyaman’ı biririne bağlayan ve Doğu’nun Boğaz Köprüsü olan Nissibi Köprüsü üzerinden
geçerek Diyabakır’a ulaşıyoruz. Yapım tarihi ve yaptıran uygarlığın bilinmediği, 9000 yıllık
bir tarihe sahip olduğu bilinen Diyarbakır surlarının en eskisi olan Keçi Burcu, Urfa Kapı ve
Mardin Kapı’yı panoramik olarak görüyoruz. Ardından “Yaş otuz beş, yolun yarısı eder”
şiiriyle tanıdığımız Diyarbakırlı Şair Cahit Sıtkı Tarancı Müze Evi‘ni ziyaret ediyoruz. Her
mevsim için ayrı kullanım alanları yaratılan bu güzel evde bölge sivil mimarisinin ince
örneklerini göreceksiniz. Burada vereceğimiz kısa molamızın ardından Anadolu’nun ilk,
İslam Âlemi’nin 5. Harem-i Şerif’i olan Ulu Camii gezimizi gerçekleştirip, 1500 yılında
Akkoyunlu Kasım Bey tarafından yapılan Dört Ayaklı Minare’yi (Şeyh Mutahhar
Camii) göreceğiz. Daha sonra On Gözlü Köprü’ye varıyoruz. Hıdırellez zamanı yöre halkı
dileklerini bir beze yazıp bu köprüden Dicle Nehri’ne atarlarmış. Buradaki fotoğraf
molamızın ardından Mardin-Midyat‘a doğru yola çıkacağız. Midyat’a varışımızla Otelimize
yerleşiyoruz. Akşam Yemeğimiz otelimizdedir.
KONAKLAMA: Matiat Otel Mardin veya Midyat Ladinos Otel
2.GÜN: /// MARDİN-ŞANLIURFA ///
(Mardin - Eski Mardin - Mardin Ulu Camii - Kasımiye Medresesi - Şeyh Çabuk Camii -
Zinciriye Medresesi - Latifiye Camii - Sokulbakar (İnekler Çarşısı) - Bakırcılar
Çarşısı – Viranşehir - Hz.Eyyübiye - Şanlı Urfa - Sıra Gecesi)
Sabah kahvaltısından sonra Medeniyetlerin başkenti Mardin‘de Deyrulzafaran
Manastırı bizleri bekliyor. Orta çağdan Kalma bir manastır olan Deyrulzafaran’a hayran
kalacaksınız.Ardından Eski Mardin’e geçeceğiz. Kasımiye Medresesi ile başlıyoruz.
Artuklular Döneminde yapımına başlanan ve 15. Yüzyılın sonlarında Akkoyunlu Sultan
Kasım İbn Cihangir döneminde tamamlanmış olan Medrese’de rehberimizden bilgiler alarak
gezip, fotoğraf molası ardından Diyarbakır Kapı’da aracımızdan inerek Eski Mardin
sokaklarında yürüyüşe başlıyoruz. Cumhuriyet Meydanı’nda başlayan yürüyüşümüzde Şeyh
Çabuk Camii, Zinciriye Medresesi, Latifiye Camii, Sokulbakar (İnekler Çarşısı),
Bakırcılar Çarşısını göreceğiz. Yürüyüşümüz sırasında Artuklu Döneminin mimari
örneklerinden olan Mardin Ulu Camii’yi rehberimiz eşliğinde geziyoruz. Dilimli kubbesi ve
minaresiyle Mardin’in sembolü olan Mardin Ulu Cami kayıtlara göre iki minareli inşa
edilmiştir. Ardından, Viranşehir ve Hz. Eyyübiye noktalarını gezip, Urfa’daki otelimize doğru
yol alıyoruz. Dileyen misafirlerimiz bölge kültürünü tanıyabileceğimiz ekstra olarak
düzenlenecek Urfa Sıra Gecesi‘ne katılabilirler.Bu akşam Yemeğimiz Ücrete dahil değildir.
Dileyen konuklarımız sıra gecesinde Akşam yemeğini de alabilirler.
Extra Urfa Sıra Gecesi : Dileyen Misafirlerimiz için Urfa Sıra gecesi Programı
gerçekleşecektir.Extra Ücretlidir.
KONAKLAMA: My Life Home Otel Urfa
3.GÜN: /// ŞANLIURFA-GAZİANTEP ///
(Şanlıurfa-Göbeklitepe - Balıklıgöl - Halilu'r-Rahmân Camii - Halfeti Tekne Turu Gaziantep)
Otelimizde alacağımız sabah kahvaltımızdan sonra, On iki yıl öncesinde inşa edilmiş insanlık
tarihinin ilk bilinen tapınağı olan Göbeklitepe‘yi göreceğiz. Daha sonrasında ise Balıklı Göl
ve Halilu'r-Rahmân Camii göreceğiz. Balıklı Göl, Şanlıurfa şehir merkezinin
güneybatısında yer alan ve İbrahim Peygamberin ateşe atıldığında düştüğü yer olarak
bilinmektedir. Kutsal balıkları ve çevrelerindeki tarihi eserler ile Şanlıurfa’nın en çok
ziyaretçi çeken yerlerindendir. Hz. İbrahim’in ateşe atıldığı yerde oluşan Balık Göl (Halil-Ür
Rahman) ve Nemrut’un kızı Zeliha’nın gözyaşlarından oluştuğu söylenen Aynzeliha Gölü’nü
görüp rehberimizden bilgiler aldıktan sonra fotoğraf molası veriyoruz.
Ardından Şanlıurfa’dan ayrılıyoruz. Halfeti’ye geçiyoruz. Kayıp Kent Halfeti‘de İsteyenler
Tekne turuna Katılabilirler (Extra Ücretlidir) Halfeti gezimizden sonra Gaziantep’e ulaşmış
olacağız. Gaziantepteki otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeğimiz otelimizdedir.
KONAKLAMA: Uğurlu Termal Resort 5*
4.GÜN: /// GAZİANTEP ///
(Gaziantep - Gaziantep Kalesi Taşköprü - Almacı Pazarı - Bakırcılar Çarşısı - Sedefçiler
Çarşısı - Yemeniciler Çarşısı - Sabancı Merkez Camii - Zeugma Mozaik Müzesi)
Otelimizdeki Sabah kahvaltısından sonra otelimizden ayrılarak Gaziantepi gezmeye
başlıyoruz.Öncelikle ilk durağımız Zeugma Mozaik Müzesi.Zeugma Mozaik Müzesinde
Büyük İskender Tarafından kurulan Zeugma Antik Kentinin Önemli Eserleri
bulunmaktadır.Ardından meşhur Bakırcılar Çarşısı‘nı göreceğiz. Gaziantep’te 500 yıla aşkın
bir geçmişe sahip olan bakır işletmeciliği, günümüzde de devam etmekte ve bakırcı ustaları
tarafından hala üretilmektedir.Antepte Baklava Tadımlarımızı ve alışverişlerimizi de
yaptıktan sonra otelimize doğru yol alıyoruz.
KONAKLAMA: Uğurlu Termal Resort 5*
5.GÜN: /// MERSİN-TARSUS ///
(Tarsus – Kleopatra Kapısı - Makam-ı Danyal Camii - Bilal Habeşi Makamı Ve Mescidi
Tarsus Şelalesi – Yedi Uyurlar (Eshab-I Kehf) – Dönüş)
Otelimizdeki Sabah kahvaltısından sonra otelimizden ayrılarak, Mersin-Tarsus’a geçiyoruz.
İlk durağımız Tarsus oluyor. Kleopatra Kapısı veya Deniz Kapısı, adını Mısır kraliçesi VII.
Kleopatra'dan alan, Mersin'in Tarsus ilçesinde bulunan bir şehir kapısıdır. Kleopatra Kapısı,
Tarsus'un girişindedir. Daha sonra Tarsus Şelalesi… Tarsus Şelalesi, Toroslardan taşıdığı
alüvyonlarla Çukurova’yı oluşturan önemli akarsulardan biri olan Berdan Nehri üzerinde
bulunmaktadır. Burada vereceğimiz serbest zaman sonrasında sıradaki durağımız; Makam-I
Danyal Camii - Bilal Habeşi Makamı Ve Mescidi oluyor… Daha sonra Yediuyurlar
(Eshab-ı Kehf) oluyor. Eshab-ı Kehf ile ilgili günümüze ulaşan pek çok bilgi ve belge
bulunmaktadır. Eshab-ı Kehf Mağarası, Kuran-ı Kerim’in Kehf Suresi’nin 9-26. Ayetleri’nde
anlatıldığı gibi, Allah’a inanan ve yaşadıkları devrin zalim ve müşrik kralından kaçan
Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernus, Debernuş, Şazenuş ve Kefeştatayyuş adlı yedi gencin
ve köpekleri Kıtmir’in 309 yıl uyudukları mağaradır. Arapça’da “Eshab” sahip,
dostanlamındadır. “Kehf” ise dağlarda oyulmuş ev gibi yerlere denmektedir. Eshab-ı Kehf’in
Türkçe anlamı Mağara Dostları’dır. Buradaki ziyaretimizden sonra dönüş yoluna geçiyoruz.